Gıda firmaları TRT Şeş'e reklam verme hazırlığında

TRT Şeş'in 24 saat Kürtçe yayın yapmaya başlamasıyla birlikte, reklam sektörü de hareketlendi. İlk reklamverenlerin fazlasıyla konuşulacağı da kesin. TRT Şeş henüz reklam yayınlamıyor ama kanal anlaşmalar yapmaya başlamış bile. Medya satın alması yapan şirketler biraz ketum duruyor ancak bu konuda hazırlık yapan pek çok firma olduğunu duyuyoruz. Reklam hazırlığı içinde olan firmaların başında da hem yerli hem de yabancı gıda firmaları geliyor. İkinci sırada da GSM ve iletişim şirketlerinin gelebileceği tahmin ediliyor.

Başlangıçta markaların mevcut reklamlarının Kürtçe'ye çevrilmesi, ilerleyen zaman içinde TRT Şeş'e ve bölge insanına özel reklamların hazırlanacağı belirtiliyor. TRT Şeş'in rakiplerinin Kürtlere sadece siyasi içerikle seslendiği için TRT Şeş'in reklam açısından daha şanslı olduğu da ifade edilenler arasında.

Bu durum, şimdilik küçük de olsa reklam sektörüne yeni bir soluk, yeni bir heyecan da katmış durumda. Bu noktada reklam sektöründe yaşanacak bu değişim yeni bir iş alanı da yaratacak. Sektörde Kürtçe bilen insan insanlar istihdam edilmeye başlayacak, bu alanda Kürt gelenek göreneklerini adetlerini bilen insanlar çalışacak

Türkiye'de TV reklam pazarı 2.5 milyar dolarlık bir pazar ve bunun ancak yüzde 1'i yerel kanallara ayrılıyor. Firmaların yerel kanallara ayırdığı bütçeler son derece düşük. Çünkü sadece satış kampanyaları için yerel mecralar kullanılıyor, imaj çalışması için esas kullanılan mecra ulusal kanallar. Özellikle Diyarbakır ve çevresinde Kürtçe yayın yapan kanalların seyredilme oranı gayet yüksek. TRT Şeş yayına başlamadan önce yapılan bir araştırmada, uydudan yayın yapan Roj TV, en çok seyredilen ilk 10 içinde yer alıyormuş. TRT Şeş daha çok yeni olduğu için şu anda izlenme oranı ile ilgili bir data yok. Halihazırda Diyarbakır'daki Söz TV, Gün TV gibi mevcut yerel kanallara Vodafone, Turkcell, Ülker, Procter&Gamble gibi firmalar reklam veriyor. Ancak, reklamverenlerin Türkiye'yi sadece İstanbul'dan ibaret görmeyip, bu mecralara daha fazla ilgi göstermesi gerekiyor.

* * *
TOBB kampanyayı seçimden sonraya bıraktı

Cuma günü Başbakan Erdoğan, iç talebi artırmak, kredi artışını sağlamak ve maliyetleri aşağı çekmek için hükümetin uygulamaya koyacağı acil kriz önlemleri paketini açıkladı. Buna göre çeşitli KDV ve ÖTV indirimleri yapılacak, stoklar eritilecek ve ekonomi canlandırılacak.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği de, bir süredir iç tüketimin nasıl canlandırılacağı yönünde çalışmalar yürütüyor. TOBB'un tüketimi canlandırmayı hedefleyen kampanyası seçim sonrası start alacak.

Geçtiğimiz günlerde TOBB çatısı altında sivil toplum kuruluşları, sendikalar ve medya kuruluşlarının üst düzey yöneticileri ekonomideki durgunluğun nasıl aşılabileceği ile ilgili bir ortak akıl toplantısı yapılmıştı. Burada, dile getirilen düşünceler iç tüketimin canlandırılması ağırlıklı olmuştu. Geçen salı TOBB, Türk-İş, Hak-İş, Kamu-Sen, DİSK tekrar biraraya gelerek, kampanyanın ana hatlarını oluşturmuş. Kampanyanın sloganı üzerinde çalışmalar yürütülüyor. Kampanya, şimdilik seçimle toz duman olan gündemde yeterince yer bulamayacağı için seçimlerden sonraya bırakılmış.


* * *

Eroğlu'nun cevabı AKP'nin kadına bakış açısını yansıtıyor

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, geçen hafta seçim çalışmaları kapsamında bulunduğu Afyonkarahisar'da, bir grup kadının "İş istiyoruz sayın bakanım" sözlerine karşılık olarak alaylı bir cevap vererek, "Evdeki işler yetmiyor mu" diye karşılık verdi.

AKP'nin kadına bakış zihniyetini gayet net bir şekilde ortaya koyan bu cevap, açıkçası AKP'nin mangalda kül bırakmayan seçim propagandasına pek uymadı. Zira, AKP Kadın Kolları'nın gazetelere tam sayfa verdiği ilanlarda deniyor ki: "Yerel meclislerde 1650 kadın aday. Genel Başkanımızın fırsat eşitliği, temel haklar ve kadının siyasete katılımını artırmak konusundaki kararlılığı, teşkilatlarımızın tüm kademelerinin ortak çabasıyla 'kadının gücü' yerel yönetimlere taşınıyor." Belediye meclislerine gösterilen kadın aday sayısı yüksek görünebilir ancak AKP'nin belediye başkanlıkları için gösterdiği aday sayısı topu topu 18. AKP'nin resmi internet sitesinde AKP Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Fatma Şahin'in verdiği bilgiye göre, Yerel Yönetimler Siyaset Akademisi'ne 3000 kadın katıldı ve çok başarılı oldu. Siyaset Akademisi'ne katılan bu kadar çok kadının yüzde 10'u da mı aday gösterilemezdi? Kadının yerinin hala ev olduğunu düşünen, kadınlara üç çocuk doğurun diyen bir zihniyetin sadece18 aday gösteriyor olması, kadın adaylar üzerinden oy avcılığından başka birşey değil gibi duruyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder