Türkiye'nin 2011-2014 yıllarını kapsayan, 72 eylem başlığından oluşan, yatay ve sektörel politikalar olmak üzere iki temel üzerine kurulan, bir anlamda ekonominin yol haritası olacak Sanayi Strateji Belgesi, dün Sanayi Bakanı Nihat Ergün tarafından kamuoyu ile paylaşıldı. Kalabalık bir dinleyici grubuna hitap eden Bakan Ergün'ün yanı sıra TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜSİAD (Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği) Başkanı Ümit Boyner, MÜSİAD (Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği) Başkanı Ömer Cihad Vardan, TİM (Türkiye İhracatçılar Meclisi) Başkanı Mehmet Büyükekşi, TUSKON (Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu) Başkanı Rızanur Meral de birer konuşma yaptı.
Belge, Türkiye'nin 2023 için koyduğu hedeflere ulaşmada büyük önem taşıyor. Mayıs 2009'da çalışmalarına başlanan belgenin nihai hali 30 Aralık 2010 tarihinde Ekonomi Koordinasyon Kurulu'na sunulmuş. Belgenin hazırlanması aşamasında dokuz bakanlıktan müsteşarlar, bürokratlar, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinden oluşan 600 kişilik bir ekip çalışmış. Sonunda da 3000 sayfalık 24 sektörü ilgilendiren Türkiye'yi Avrasya'nın üretim üssü yapma vizyonuna sahip bu belge ortaya çıkmış.
Türkiye, bugüne kadar sanayi ve ekonomi politikalarındaki plansızlığı nedeniyle maalesef pek çok sektörde, pek çok ülkeden geride kaldı. Bu plansızlığa siyasi istikrarsızlık dönemlerini, iç çatışmaları da eklediğimizde kalkınma hamleleri istenen verimi sağlayamadı. Sanayi Strateji Belgesi, son derece iyiniyetlerle oluşturulmuş, pek çok kesimin görüşü ve katkısı alınarak yaratılmış bir çalışma. Ancak, söylenmeyen ne söylüyor, içeriğinde yeni olan ne var diye baktığımızda, belge bize, aslında Bakan Ergün'ün son bir yıldır yaptığı konuşmalarda yer alan sözlerin tekrarından öte pek bir şey söylemiyor. Zaten, önemli olan nokta, belgenin hazırlanması kadar, belgede yer alan 72 eylem planının etkin şekilde uygulamasının gerçekleştirilmesi.
Yenilik yok ama hiç yoktan iyidir
Ancak, önemli birkaç nokta var ki onların cevabını belgenin içeriğine yansımasını pek göremedim. Stratejiler oluşturulurken hangi ülkelerin tecrübeleri örnek alındı ya da incelendi? Türkiye'nin geçmiş politikalarından hareketle bir etki analizi yapıldı? Dünyada yaşanan son küresel kriz, bildiğimiz doğruların hepsini yeniden gözden geçirmemiz gerekliliğini ortaya koydu. Son kriz sürecinde dünyada yaşananlar belgenin oluşumunda ne kadar dikkate alındı? Gözlemler, bu noktaların biraz eksik kaldığı yönünde.
Toplantının ardından konuştuğum pek çok işadamı da buna katılıyor ve görüşleri genel olarak şöyle: Belgede yeni ve duymadığımız bir şey yok. Bunların çoğu bildiğimiz, taleplerimiz içinde yer alan noktalar. Ancak, hiçbir şey yapılmıyor olmasından kısa vadeli de olsa böyle bir belgenin ortaya konması önemli. Bundan sonra uygulamayı takip edeceğiz.
Belgenin somut olarak ortaya koyduğu en büyük gelişmelerden bir tanesi, iş dünyanın dört gözle beklediği Türk Ticaret Kanunu'nun bu ay itibariyle Meclis'te yeniden görüşülecek olması ve mevzuatın 2012'ye kadar tamamlanması hedefi. Hatta TÜSİAD Başkanı Boyner konuşmasında, siyasi partilerin Türk Ticaret Kanunu gibi tüm ülkenin menfaatini ilgilendiren bir konuda uzlaşmış olmalarını memnuniyetle karşıladıklarını söyleyerek, bu kanunun iş dünyası açısından reform niteliğinde bir dönüşüm başlatacağı değerlendirmesinde bulundu.
Eskiler geç olsun da güç olmasın derler. Strateji Belgesi geç de olsa ortaya çıktı, şimdi sıra ekonomi bürokrasisinin ve iş dünyasının küresel rekabetin en keskin olduğu bir dönemde eylem planlı bir çalışma sistematiğine geçişinin imtihanında.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder