Kuveytliler Bursalıları Economic City'ye davete geldi

Geçtiğimiz günlerde Katar ve Kuveyt'e yaptığı seyahatler esnasında o bölge halkının büyük teveccüh gösterdiği Başbakan Erdoğan, Kuveyt Ticaret ve Sanayi Odası'nda yaptığı konuşmada, “Kuveyt'i oldukça geniş bir işadamı heyetiyle ziyaret ediyoruz. İstiyoruz ki, artık yeni bir dönem, yeni bir süreç başlasın. Bu süreçte mevcut rakamları aşalım istiyoruz” demişti. Erdoğan'a oralarda gösterilen sevgi ve hayranlık herkes tarafından biline bir gerçek. Hatta Erdoğan da geçen haftanın en çok konuşulan şu cümlelerini dile getirmişti: “Bizi en iyi biz anlarız. Zira biz bu coğrafyada tarih boyunca bir arada yaşadık, acıları, sevinçleri, idealleri, hedefleri bir olan ülkeleriz. Hepsinden öte biz kardeşiz. Kardeşler olarak aslında atmamız gereken adımları henüz atmadık. Bunu başarmamız lazım, biz bize yeteriz. Birbirimizin ihtiyaçlarını rahatlıkla giderebilecek potansiyele sahibiz.”

1 milyon kişiye istihdam hedefi
Erdoğan'ın ziyaretinin hemen ardından bölge işadamları harekete geçmiş gibi görünüyor. Kuveytliler, Suudi Arabistan'ın Hail kentinde 156 kilometrekarelik bir alana “Economic City” adlı bir organize sanayi sitesi kurma hazırlığında. Buraları iyi bilen işadamları, Erdoğan'a karşı duyulan sevginin artık bir anlamda artık Türklere de duyulduğunu, Türk işadamlarının orada ilgiyle karşılandığını söylüyor.
Ortadoğu'yu ve Amerika'yı çok iyi bilen bir işadamı olan Ali Rıza Bozkurt, temasları sırasında Suudilere ve Kuveytlilere, Türkiye'nin organize sanayi bölgeleri kurma konusundaki deneyimlerini ve başarılarını aktarmış. Türklere 50 kilometrekarelik bir alan tahsis edilirse, 1000 civarında firmanın buraya gelebileceğini ve bir Türk sanayi şehri kurabileceklerini söylemiş. Teklifi çok olumlu bulunmuş.

Bursa OSB'yi gezecekler
Dün, Kuveytli bir heyet bu temasları gerçekleştirmek üzere üç günlüğüne İstanbul'a geldi. Bugün de Bursa'da olacaklar. Türkiye'nin en önemli sanayi merkezlerinden biri olan Bursa Organize Sanayi Bölgesi'ni gezecekler ve sanayicilerle görüşmeler yapacaklar.
Hesaplamalara göre, 1 milyon kişiye iş imkanı sağlanacak, 10 yılda 47 milyon dolarlık yatırım yapılacak. İşin en cazip noktalarından biri ise, Suudi hükümetinin yapılacak yatırımın yarısını çok ucuz faizli kredi olarak sanayicilere verecek olması. Yani, tam bir sanayi patlaması planlanıyor denebilir. Yurtdışında yatırım yapmaya niyetli Türk işadamları planladığı yatırımın çok daha azını harcayarak burada bir sanayi tesisi kurabilir.
Tam adı Prens Abdülaziz bin Mousead Economic City olarak geçen ekonomi şehri gibi Suudi Arabistan'da toplam altı tane ekonomi kenti düşünülüyor. Suudi Arabistan'da petrokimya ana maddesi dünyada en ucuz ve en çok üretilen madde. Bu ana maddeyi kullanan çok sayıda endüstri bulunuyor. Dolayısıyla hammaddeyi ucuz elde etme konusunda büyük bir avantaj var. Hail kenti Bağdat'a 1000 kilometre mesafede, TIR'la yarım günde gidilebiliyor. Serbest bölge özelliği olduğu için vergi ve gümrük yok. Irak'ın yeniden inşası için gelecek 5-10 yılda gerekli olacak milyarlarca dolarlık pek çok malzemenin buradan sağlanabilmesi söz konusu.

* * *

Sen Davos'a gitmezsen
Davos sana gelir

14-15 Mart tarihlerinde İstanbul'un tarihi zenginliğine ve kültürel çeşitliliğine yakışan bir etkinlik yapılacak. Türkiye, dünyanın önemli karar merkezlerinden bir olma yolunda hızla ilerken, Değişim Liderleri Zirvesi'nin İstanbul’da yapılacak olması anlamlı. Farklı ülkelerde değişime önderlik etmiş liderler, devlet adamları, ekonominin küresel aktörleri, akademisyenler, bürokratlar İstanbul’da buluşuyor. Gelecekler arasında iki Nobel ödüllü isim var: Biri ABD eski Başkan Yardımcısı Al Gore, diğeri ise Birlemiş Milletler eski Genel Sekreteri Kofi Annan. Ayrıca, Rusya, Japonya, Çin'in yanı sıra ve Avrupa'nın çeşitli kentlerinden de değişime öncülük eden siyasetin, ekonominin ve bürokrasinin liderleri İstanbul'da buluşacak. Zirveye Kemal Derviş ve Muhtar Kent'in de katılması bekleniyor. Açılış konuşmasının Başbakan Erdoğan, kapanış konuşmasını ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yapacak.
Bu zirve ile ne amaçlanıyor? Temel amaç dünyada yaşanan değişim deneyimlerini aktarmak. Bu çerçevede Al Gore, 21'inci yüzyılda çevre ve ekonomik stratejiler üzerine bir konuşma yapacak. Kofi Annan ise, uluslararası diplomasinin beş kuralını ele alacak. Bunların yanı sıra Ortadoğu'da barış, geleceğe yön verecek siyasi kuramlar gibi konularda işlenecek. Zirvenin bir önemli hedefi ise dünyanın değişim liderlerinin her yıl İstanbul'da biraraya gelmesini ve fikirlerini paylaşmalarını sağlamak.
Projeyi kim yapıyor diye soracak olursanız, proje TÜGAV (Türk Gelecek Araştırmaları Vakfı) ile İstanbul Üniversitesi işbirliğiyle düzenleniyor. Bu projenin ağırlıklı olarak sponsorları desteği ile yapılması planlanıyor. Duyduuğuma göre, Erdoğan bu proje ile yakından ilgili. Hatta bir ara istanbul 2010 Kültür Başkenti Ajansı'nda Genel Sekreterlik yapan ancak daha sonra görevden alınan Eyüp Özgüç'ü bizzat bu işin koordinasyonu ile ilgili olarak görevlendirmiş. Özgüç, şu anda TÜGAV'ın Başkanı. Zirveye 3000 civarında katılımcının gelmesi bekleniyor.
Erdoğan, meşhur Davos çıkışından sonra, “Bir daha da gelmem Davos'a” sözü zihinlere kazınmıştı. Şimdi Türkiye bir anlamda değişim liderleri zirvesiyle Davos'a alternatif olabilecek mi, izleyip göreceğiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder